Soprano Jessye Norman yorumu ile Richard Strauss’un son dört şarkısını (Four Last Songs) dinlerken son dönemlerde yaşadığım birçok alakasız konu bir araya geldi. Son dört şarkının içine daldıkça bir ihtişamın bezediği gökkuşağının sakinliğinde kendimi buluyorum. [Okumaya devam et…]
İngiltere ve dünya rock tarihinin en güçlü topluluklarından olup, 2019’da Rock and Roll Hall of Fame’e kabul edilerek bu unvanı, pek de ihtiyaç duymadıkları halde, resmileştiren Radiohead’ın ünlü – kimi zaman kötü ünlü – solisti [Okumaya devam et…]
Özü, nefes alanı en başta edebiyat olan Beat akımının müzikle de çok özel, sıkı bir ilişkisi var. Ekonomik Bunalım ve 2. Dünya Savaşı sonrasının Amerika’sında düzene, tutuculuğa, materyalizme karşı; bireysel dışavurumdan ve cinsel özgürlükten yana [Okumaya devam et…]
Freddie Mercury‘in ölümünün üzerinden 25 yıldan fazla geçti ama halâ dünyanın her köşesinde, en tahmin edilmedik yerlerde bile Queen çalabiliyor (6 yıl yaşadığım Alaska’dan da biliyorum). Mercury’nin ne denli sevildiği, ondan bir Tanrı olarak söz [Okumaya devam et…]
“Yaşamım, 25 yıldır içine sızmasaydın çok farklı olabilirdi. İyi ki izin vermişim kendim olmaya çalışmamda bana eşlik etmene, beni etkilemene. İyi ki varsın! Ne çok insanın ne çok insanın ağzına hiç tereddüt etmeden sıçtığı bu [Okumaya devam et…]
Sen şimdi yıldızların üzerinde başlamışsındır dans etmeye. Esinlenmekten öte kendi içimden de aynısı çıkmış gibi bellediğim vücut dilinle. Bazen öne geçerdi sesinin. En azından benim için. Memelerini burnumuza sokan, popolarını biraz fazlaca kıvırtan şarkıcılardan/kadınlardan olmayışını [Okumaya devam et…]
Bugün, 1960’ların ünlü The Doors grubun solisti Jim Morrison’un doğum yıldönümü. The Doors insanı öte diyarlara taşıyan, çok özgün bir müzik yapan – en azından benim için – bir topluluk. Morrison ise şarkı sözlerinin özünde [Okumaya devam et…]
19.yüzyıl Rusya’sında birçok sanat dalında olduğu gibi, müzik sanatında da olağanın üstündeki gelişime bakılırsa, 1917 Ekim Devrimi ertesinde Sovyetler Birliği’nin müzik sanatında yeni atılımların beşiği olması gerekirdi. Çünkü sanatta atılımcı hareket, çağının yerleşik sanat anlayışını [Okumaya devam et…]
19.Yüzyılın Çarlık Rusya’sındaki geri ve baskıcı düzenin toplum planındaki sefil görünümünü açıkça sergileyen sanat dallarının başını edebiyat sanatı çekiyordu. Öteki sanat dalları da gerçekleri anlatan bu çizgiye güç katıyordu. Müzik sanatının dili soyut olduğu için, [Okumaya devam et…]
İsa Tek Başına* Gökyüzünden düştün Bir tarlaya çakıldın Adur nehrinin yakınında Yerden çiçekler fışkırıyor Koyunlar fırlıyor annelerinin rahminden Köprünün altındaki bir delikte O iyileşiyor, kilden ve küçük dallardan maskeler yaptı Sen damlayan ağaçların altında ağladın [Okumaya devam et…]
Telif hakkı © 2024 | MH Themes tarafından WordPress teması