Kapitalist Sistemde İdealist Bir Bilimci: Nikola Tesla – Selçuk Korkmaz

Kapitalist Sistemde İdealist Bir Bilimci: Nikola Tesla*

Okuduğum bir kitaptan esinlenerek yazdığım bu yazımda, Nikola Tesla’nın önemini dilim döndüğünce vurgulayacağım. Ancak Tesla’nın önemine giriş yapmadan önce Soner TUNA’nın “TESLA; Elektriğin Tanrısı” kitabından bahsetmek istiyorum. Bence bu kitap Tesla ile ilgili yazılmış en realist Türkçe kaynaktır. “Bence” diyorum çünkü, yıllardır izlediğim Tesla belgesellerinden ve  okuduğum Tesla makalelerinden edindiğim tüm fikirleri Soner TUNA yazıya dökmüş sanki. Bilim ve Gelecek Yayınları’ndan yayınlanmış bu kitabı herkese tavsiye ediyorum.

İcatların anında metaya dönüştüğü bir dönemde halkın daha rahat yaşaması için uğraştı. Parayı hep ikinci planda bıraktı. Tüm birikimini bilimsel çalışmalarına harcadı.

Edison’un oyunlarına rağmen her daim ayakta durmayı başardı. Asla kapitalist sisteme ayak uydurmadı. Kimilerine göre “Elektriğin  Tanrısı”, kimilerine göre “Yıldırımların Efendisi”, bana göre “İdealist  Bir Bilim Adamı” ama her durumda “Zamanının Ötesinde Bir Dahi”. Nikola Tesla!

Papaz olan babası oğlunun da kendisi gibi papaz olması için çok uğraştı. Ancak Tesla mühendislik okumak istiyordu. Hastalanıp yatağa düştüğü bir zamanda babasına bu isteğini dile getirdi, babası onu kıramadı. Prag’daki Charles Ferdinand Üniversitesi’ne başladı. Yabancı kaynaklardan daha fazla yararlanabilmek için yabancı dil kurslarına gitti. Anadili olan Sırpça ve ailece bildikleri Almanca dışında İngilizce, Fransızca ve İtalyanca öğrendi. Gün geçtikçe elektrik alanında uzmanlaşıyordu. Ancak babasının ölümü üzerine okulunu bir süreliğine bırakmak zorunda kaldı. Ama asla bilimsel çalışmalardan vazgeçmedi. Ne kapitalizme karşı duruşuna tepki gösteren FBI ne de elektrik tekelleri onu amaçlarından döndüremedi.

“Bırakın doğruları gelecek söylesin, herkesi eserlerine ve başarılarına göre değerlendirsin. Bugün onların olsun; ama uğrunda çok uğraştığım gelecek, benimdir.” sözlerinin sahibi Tesla’ya verilen önem her geçen gün artıyor. Yaptığı her çalışmanın toplumsal bir karşılığı da olan Tesla’yı sadece bir bilim adamı olarak değerlendirmiyorum. Tesla, amaçları ve amaçları uğrunda izlediği yoldaki duyarlılığı ile gerçek bir önderdir.

Tesla geç de olsa eğitimini bitirmesinin ardından elektrik mühendisi olarak Avrupa’nın çeşitli yerlerinde çalışmaya başladı. Bir yandan   yoğun   iş   hayatı   ile   başetmeye   çalışırken   bir   yandan da üniversite yıllarından beri aklında olan alternatif akım motorunu gerçekleştirebilmek için çeşitli çalışmalar yaptı. Neticesinde çalışmalarının içeriğini ve önemini duyurmak için 1884 yılında Charles Batchelor’un referans mektubu ile Amerika’ya gitti. Orada Edison’u bulup desteğini istedi. Edison, onu mühendis olarak işe aldı. Başta  ona gerçekten bilim adına destek verirken daha sonradan Tesla’nın alternatif akım (AC) fikrinin kendi şirketinin o dönemki temelini oluşturan doğru akımın (DC) yerini alacağını öngörerek Tesla’ya olan desteğini bıraktı. Hatta Tesla’ya “Bu jeneratörü yaparsan sana 50.000 dolar (bugünün parası ile 1 milyon dolar) vereceğim.” dediği halde ve Tesla o jeneratörü yaptığı halde parasını almaya gittiğinde Tesla’ya şu yanıtı verdi: “Amerikan şakalarından hiç anlamıyorsun.” Bu sözlerin ardından Tesla, Edison’a onun iş yerinden istifa ettiğini bildirdi.

Tesla Amerika’da bulunduğu süreç içinde her zaman dikkat çekmiştir. İkinci Dünya Savaşı sırasında Yugoslavya’nın faşist Almanya ile savaşması için silah tasarlama çalışmaları yapan Tesla, Sovyetlere destek vereceği endişesi ile FBI’ın merceği altına alınmıştır. Sonrasında Sovyetler’deki teknolojik ilerlemelerden anlaşılacağı üzere FBI’ın kaygıları yersiz değildir.

Tesla’nın yaşadığı 19.yy özellikle fizik dünyasında büyük gelişmelerin yaşandığı, günümüz teknolojilerinin temellerinin atıldığı bir zaman dilimidir. Graham Bell, Marie Curie, Michael Faraday, Frederic Gauss, Thomas Edison vb. gibi pek çok fizikçi, elektrik- elektronik ve haberleşme dünyasına bu dönemde kazandırılmıştır. Fakat Tesla pek çok yönden bahsi geçen bilim adamlarından farklıdır. Tesla, patentlerinin başkaları tarafından alınması ile de dikkat çeker. Örnek vermek gerekirse; röntgen cihazının temelini oluşturan X ışınlarının keşfini Tesla yapmıştır. Ancak Tesla, insan sağlığına zararlı olduğu gerekçesiyle X ışınları konusunda önüne gelen tüm projeleri reddetmiştir. Sonradan Wilhelm Röntgen X ışınlarını kullanarak röntgen cihazını keşfetmiştir. Başka bir örnek ise kablosuz haberleşmeyi sağlayan radyo dalgalarını öngören ilk bilim insanı yine Tesla’dır. Ancak bu öngörülerini gerçekleştirmeye fırsat bulamadan Heinrich Hertz bu dalgaların varlığını  kanıtlamıştır. Guglielmo Marconi ise bu dalgalardan yararlanarak “radyo”yu icat etmiştir. Marconi ile ilgili bir bilgi daha eklemek istiyorum; Marconi telgrafın temeli olan dalgaları keşfettiğini söyleyerek 1900 yılında Birleşik Devletler Patent Ofisi’ne bir başvuruda bulundu. Bu başvuruyu inceleyen patent ofisi Marconi’nin bu çalışmasının Tesla’nın 2 yıl önce aldığı bir patente çok benzediğini keşfetti ve bu gerekçeyle Marconi’nin başvurusunu reddetti. Bunlar gibi Tesla’nın keşfettiği  ama patentini başkalarının aldığı daha pek çok örnek bulunmaktadır. Bunların dışında Tesla 7 Ocak 1943 yılında kendisine ait patentini aldığı 700. buluşla en çok patent sahibi insan olarak dünya tarihine geçmiştir. Ve günümüzde de hala Tesla dünyanın en fazla patente sahip insanıdır.

Tesla’nın en önemli 10 buluşu:

  • Manyetik Alan (1882)
  • Alternatif Akım Motoru (1883)
  • Tesla Bobini (Kablosuz Elektrik) (1890)
  • Radyo Frekans Alternatörü (1890)
  • Elektrik Jeneratörü (1894)
  • Uzaktan Radyo Kontrolü (1898)
  • Uzaktan Kumanda (1898)
  • Dünya’nın En Güçlü Vericisi (1899)
  • Kozmik Ses Dalgaları (1917)
  • Floresan Lamba (1935)

Tesla olmasaydı bugün hayatımızı kolaylaştıran pek çok buluştan mahrum olabilirdik. Veya olaya tersten bakarsak; Tesla’ya zamanında verilen önem artmış olsaydı bugün çok farklı bir dünyada, çok daha rahat bir şekilde ve çok daha ucuza yaşayabilirdik.

Tesla’nın keşiflerinin ve çalışmalarının FBI’dan kurtarılabilmiş bir kısmı Belgrad’da bulunan Tesla Müzesi’nde(üstteki resim) sergilenmektedir. Bu müzede meşhur Tesla Bobini ile kablosuz floresanları elektriğe çarpılmadan yakabilirsiniz.

Gelecek gerçeği söyledi Elektriğin Tanrısı: Tesla…

Kaynaklar;

*https://issuu.com/azizm/docs/azizmsanatedergi89

Bunu paylaş: