Umutsuzluğun Şarkısı – Batuhan Suiçmez

I.

Bir adım atsam sanki, kayacak zemin altımdan;

dünya tepetaklak olacak ve bana hiçbir şey bırakmayacak

o eski duyumlardan, gördüklerimden, işittiklerimden!

Sanki, evet, sanki bir adım atsam

yuvarlanacağım düpedüz eski yaralar içinde;

zaten zar zor elimde tuttuklarım bile

dökülecek avuçlarımdan;

evet, bir adım, bir adım nelere kâdir bir bilseniz!

Çok çektim bunun yorgunluğunu ben,

çokça kez çalkalandı kanım

tükürükle, salyayla, kusmukla, iğrenç nefeslerle;

çokça kez ayaklar altında ezildi kaburgalarım

ve bana çıkacak hiçbir şans bırakmaksızın yüreğimden

çokça kez alay edildi, gülündü duyduklarıma.

Bir de deli muamelesi yaptılar üstelik,

üstelik ben de onayladım bunu başımla, yazdıklarımla;

üstelik, hem de kaç gece, kaç gece sığınıp kovuğuma

kaçtım, ey dostlar, belki siz bilmezsiniz, ama ben daima kaçtım.

Ve ağladım, bolca gözyaşı döktüm bütün bu olanlara;

ama biliyorum, iyi biliyorum daha aşağısı yok bu çukurun,

bundan sonrasında yatan şey tıslamaları değil cehennem ateşinin;

çünkü yok, yok bundan bir kademe aşağısı;

bir kuyudayım, kendi çığlıklarım içinde boğulmuş.

Marianne von Werefkin

II.

“Binlerce hayal usulca yanıyor içerimde,

Ara sıra, kalbim bir meşe gibi

Bir dalın kırıldığı yerden kanı altın akan.” (A. Rimbaud)

Gece çökecek, yıldızlar bile ışık saçmayacak artık;

önümde upuzun açacak kendini girift bir sokak,

ben ise bilmeden ne yola gireceğimi,

ah, nasıl, nasıl ilerleyeceğim o zaman?

Sevmemi bekleyecekler benden, öpmemi, dokunmamı;

ben de uyacağım bu beklentilere usulca,

sunacağım yüreğimi demir bir tepside önlerine

ki yesinler, yesinler ve ardından kussunlar!

Gelgitte Düzlükler (1912) – Karl Schmidt-Rottluff

III.

“Mekândan boşa yardım diliyorum,

Sonu ve ortayı bulmak için,

Altında, alevli, ateşli bir gözün

Kırılıyor kanadım, biliyorum.” (C. Baudelaire)

Paramparça ediyor kendini ansızın içimde

bir yürek dolusu mekânsızlık;

ne kovalıyorum saatleri, ne de bekliyorum onları.

Ama yine de, o kadar acımasız sayılmazdı belki yaşamım

bana kendimi bir güleç suya atmamı fısıldamasaydı.

Yaşamım kendinden yöne haklı,

binlerce sebep sunuyor suyun sevgili kollarına;

ben ise bitkin, bungun ve buruk

sürüyüp taşıyorum kendi yüreğimi ağzımda.

***

Görsel:Siyah Yer II (1944) – Georgia O’Keeffe

*https://issuu.com/azizm/docs/azizmsanatedergi148

Bunu paylaş: