Azizm Sanat E-Dergi’nin 133. Sayısı Yayında

Azizm Sanat Örgütü’nün aylık yayını Azizm Sanat E-Dergi’nin Ocak 2019 tarihli 133. sayısı yayında. Eleştiri, görüş ve katkılarınızı bekliyoruz;

https://issuu.com/azizm/docs/azizmsanatedergi133

İçindekiler

Editörden s. 4

Doğudan Yükselen Ses – İsmet Şengül s. 8

Kavuşum – Mehmet Rayman s. 21

Ya Huri, Ben Nuri – Ziza Rumas s. 23

Gülüş – Ahmet Ayberk Aykul s. 28

İmamın Şalgamı – Zeki Gümüş s. 30

Unuttum – Kemâl Hatipoğlu s. 33

***

Editörden

Görünür olmamanın yok olmakla, yok sayılmakla eş olduğu bir dönemde yıl sonu listeleri yapmadan ve diğer taraftan “az çoktur”u havalı bir gövde gösterisine dönüştürmekten kaçınarak 2018’i kapatıp 12. sanat yılına adım atan Azizm Sanat Örgütü için geride kalan yılın uçlarda bir seyir izlediğini gördük. Şeffaf bir özeleştiri gerektiren bu durum yıl sonu değerlendirmesi, raporu olarak değerlendirilmemeli. Uzunca bir süredir sadık okuyuculara sahip bir yapılanma olarak Azizm’in nereye doğru evrilmesi gerektiğini etkileşimli bir şekilde kararlaştırmak istiyoruz. Zira yüksek sesle ve toplu halde dile getirilen her şeyin hakikat yanılsamasına dönüştüğü bir süreçte “her şey yolunda” imiş gibi davranamayız. Gerçi Roma’nın yılın en iyi filmi olduğunu, hatta sinema tarihinde Bergmanlar, Tarkovskiler, Angelopouloslar hiç olmamışçasına Alfonsa Cuaron’un belleği ve hafızayı filme aldığını söyleyebilirdik.  Dahası, sanki öncesinde hiç interaktif iş yapılmamışçasına, her bir görsel manevrada olduğu gibi burada da porno sektörünü izlemeyi itinayla sürdüren Batı anaakımının, bu kez Bandersnatch ile Jenna Jameson kuşağını bile epey geriden takip ettiği bilgisini utancımızla kendimize saklayıp ve Netflix feat. Black Mirror düetinin devrimciliğini yazsak “her şey yolunda” illüzyonunun bizi bile ele geçirmesi içten bile değildi. Fakat tüm bunların birer gerçeklik yanılsaması ve özkandırmacadan ibaret olduğunun bilinci bize engel oluyor.

2007 yılında sinema ağırlığıyla ve daha çok proje odaklı bir yapılanma olarak kurulduktan sonra, yayın çalışmalarına başlayan ve son birkaç yıla kadar sinema ağırlığını yazılı çalışmalarında da sürdürmeyi başaran Azizm’in son yıllarda daha az kısa film üretip daha çok yayın yaptığı ve bu yayınlardaki sinema ağırlığının edebiyata kaydığı biliniyor. Ancak 2018 farklı bir yıl olup kısa filmlerimizin yayınların önüne geçtiği bir evreye ev sahipliği yaptı. Tamamı 2018 yapımı olan filmlerimiz, Orçun Üzüm’ün yönettiği Korkuyu Beklerken, Volkan Bağırgan’ın yönettiği İnsanı Eskiten Zaman ve Onur Keşaplı’nın yönettiği Prelüd/Başlangıç, Nisan ayında başlayan ilk gösterim süreçlerinin ardından, çoğu yurt dışı olmak üzere toplam on beş gösterim ve bir ödül başarısı göstererek örgütümüzün kısa film sahasında yeniden var olduğunu göstermiş oldu. Üç yönetmenimizin de ilgi gören yapıtlara imza atmaları 2007’deki kuruluş evremizin canlılığını çağrıştırarak bu başlıkta geleceğe daha zinde ve beraberinde üretken bakmamızı sağladı.

Yıl boyunca filmlerimizin gölgesinde kalan yazınsal çalışmalarımızda ise Beat Kuşağı, Troya, 68 ve Sanat ile Gezi: Beş Yıl Önce Beş Yıl Sonra dosyalarımız başta olmak üzere düzenli yayın politikamızı, kimi zaman gündeme dokunan çoğu zamansa kendi gündemini oluşturma amacı taşıyacak şekilde sürdürdük. Hem dergimizde hem de web sitemizde yükselen bir okur grafiğiyle kapattığımız ilk altı ayın ardından, özellikle sonbahar ile beraber, dergimizde değil ancak sitemizde ciddi bir okur kaybı yaşadığımız görüldü. Bu düşüşü, diğer başlıklardaki başarımız ile hasıraltı edemeyiz zira olağanüstü durumlar haricinde, 12 yıldır ilk defa okur kaybı yaşamış durumdayız. Kimi başka yayın organlarının da aynı dönem okur yitirdikleri bilgisi ve genel olarak okuma alışkanlıklarının hiçlik ile popülizm arasında dalgalandığı bir zaman/mekânda bu konuyu pekâlâ önemsemeyebilir ya da bizle ilintili olmadığı yanılgısına kapılabiliriz ancak manifestoyla yola çıkmış bir yapılanma için bu söz konusu olamaz. Ciddi bir tanıtım sorunumuz olduğu gibi büyümemekte ısrarcı gibi gözüken bir ekibimiz var. Böylesine az içerik üreticisi ve düzenli yazar eksikliği sonucu dilediğimiz kadar istikrarlı ve disiplinli olalım “az çoktur” söylemiyle kendimizi bile ikna edemezken okurları, sanatseverleri ikna etmemiz mümkün görünmüyor.

“Sanat Aydınlanma İçindir” önermesiyle davranan bir örgüt iletişim ve etkileşim kanallarını daha çok açarak, kirlenmekten korkmadan, daha görünür olmasa da daha çok temas eder hale gelmelidir. Bünyesinde bir “ünlü” bulunmayan, ekipte yer alan “ünsüz”lerin, kaba tabirle, “ünlü yancılığı” söz konusu olduğunda ülkenin belki de en başarısızları olduğu, irili ufaklı ancak kemikleşmişlikleriyle güçlü kalan hiçbir yapılanmanın uzvu olmaya tenezzül etmeyen yapısıyla Azizm’in işi kolay görünmüyor. Fakat bizlerin, Van Gogh gibi bir dehanın maruz saldığı saldırgan ilgisizliğe rağmen üretmeyi sürdürdüğü bir dünyada bugün, hele de Van Gogh’un dehasının yanından geçmiyorken, ilgisizlikten şikâyet ederek durma kararı almamız ancak şımarıklık olabilir. Bir yandan böyle bir lükse sahip olmadığımızın diğer yandansa hırsla hızlanmanın gereksizliğinin farkında olarak işe yeni içerik üreticileri arayışıyla başlayıp hali hazırdaki yayınlarımızı kuvvetlendirmek, üretici yetersizliğinden başlatmadığımız yeni yayınlarımızı sizlerle buluşturmak için harekete geçmeliyiz.

Halka açık toplantı tadında başlayan yeni yılın ilk sayısı tamamı edebiyattan oluşan, ilk defa Azizm sayfalarında ağırlayacağımız kalemlerin de yer aldığı bir içeriğe sahip. Yeni yazarlarımıza hoş geldin derken bu başlangıcı bir katalizör olarak yıl boyunca değerlendirmek adına dergimiz ve sitemizde Azizm bünyesine katılacak yeni adlara yönelik çağrımızın altını bir kez daha çizmiş olalım. Ek olarak kısa metraj çalışmalarımızda rehavete kapılmadan yeni projelere hazırlanırken önceki yıl gösterimleri başlayan filmlerimiz eğer sizlerin kentlerine uğramadıysa bize ulaşabileceğinizi ve filmlerimizi size iletebileceğimizi belirtmeyi ihmal etmeyelim.

Daha üretken ve çarpıcı bir yıl dileğiyle,

Sanatla kalın dostlar,

Sanat Aydınlanma İçindir!

Azizm’in Notu: Azizm Sanat E-Dergi’nin Şubat 2019 tarihli 134. sayısı için dilediğiniz konuda makale, öykü, şiir, deneme, eleştiri, karikatür, video, resim ve fotoğrafı 5 Şubat tarihine kadar azizm.sanat@gmail.com adresinden yayın kurulumuza iletebilirsiniz.

***

Görsel: Buz Dansçısı (1913) – Felix Del Marle

Bunu paylaş: