Sosyalizm Tartışmaları – Turgay Fişekçi

Sosyalizm Tartışmaları* 

Geride bıraktığımız yirminci yüzyılın en çok konuşulup tartışılan konularından biriydi sosyalizm. Hemen her toplumda bu geçiş sürecinin nasıl yaşanacağı üzerine kafa yoruluyor, devrimin seçimler yoluyla mı, yoksa zor kullanılarak mı gerçekleşeceği üstüne kuramlar üretiliyordu.

1989’da önce Berlin Duvarı’nın yıkılışı, ardından da Sovyetler Birliği’nin çöküşü, sosyalizmi bir anda insanlık gündeminin üst sıralarından düşürdü. Çöktüğüne göre işe yaramaz bir sistemmiş duygusu uyanmış olmalı bir anda.

***

İnsanoğlu ölen bir kuşunu ya da kedisini bile hemen unutmazken, sosyalist düşünceden bu denli hızla soğuması kolay açıklanabilir bir olgu değil. Ardında kişisel, toplumsal, ruhbilimsel binlerce neden olmalı.

Yine de asıl anlaşılmaz olanın insanların bir düşünceyi savunmaktan tem karşıtına geçerken, bırakın başkalarını, kendilerine bile bir açıklama yapma gereği duymamaları. Bu tavır değişikliği üzerinde düşünme ve tartışmayı gereksiz bulmaları.

***

Romancı Kaan Arslanoğlu, bu bağlamda ülkemiz düşünce hayatı bakımından bir sıra dışı tutumun temsilcisi. Yayımladığı düşünce kitaplarında insan- sosyalizm ilişkisi üzerine özgün düşünceler geliştirdi.

Bu düşüncelerin temelinde, “insan doğası”nın yapısı ile sosyalizm düşüncesi arasındaki karşıtlık yer alıyor. İnsanın yeryüzündeki evrim sürecini tamamlayamamış bir varlık olduğunu, bu nedenle kendisi için iyi olanla kötü olanı ayıramadığını öne sürüyor.

Kaan Arslanoğlu’nun geçen günlerde yayımlanan yeni kitabı Evrim Açısından Devrim (İthaki Yayınları), sosyalizm tartışmalarına ilişkin yazarın son dönem çalışmalarını bir araya getiriyor.

Bu yeni kitapta yazarın ilgisi insan doğasının yapısından daha güncel tartışmalara kaymış. Kitapta bir geçmiş, iki de günümüz yazarının sosyalist düşünce ve eyleme ilişkin görüşleri irdeleniyor.

Birinci bölümde ülkemiz sol tarihinin önde gelen kişiliklerinden Hikmet Kıvılcımlı’nın kitaplarından yola çıkılarak görüşleri yazarın bakış açısıyla yeniden değerlendiriliyor.

İkinci bölümde güncel bir çalışmanın, Kemal Okuyan’ın Stalin’i Anlamak (Yazılama Yayınları) adlı çalışması çevresinde, sosyalist uygulamanın belki de en tartışmalı ismi Stalin üstüne düşünülüyor.

Üçüncü bölüm ise Marksizmi günümüz deneyimleriyle yorumlamasıyla dünya çapında öne çıkan Japon düşünür Kojin Karatani’nin Transkritik (Metis Yayınları) adlı yapıtındaki görüşler üzerine eleştirel bir yaklaşım.

Kitabın son bölümlerinde de güncel sosyalizm tartışmalarına ilişkin yazarın kendi yazıları yer alıyor.

***

Böylesi düşünce ve tartışma kitapları neden önemli?

Sonunda yaşayabileceğimiz yeryüzünden başka bir alan yok ve bu alan artık bütün insanlığın ortak malı. Sınırlar, diller, ırklar giderek hiçbir önem taşımıyor. İşte  İzlanda’da  patlayan  yanardağ,  koca  bir  kıtayı  felç  edebiliyor.    Nükleer silahlardan, çevre yıkımlarına, yoksulluktan savaşlara, dünyanın ve  insanoğlunun başında binbir bela dönüp duruyor.

Bu yüzden dünyanın ve insanlığın geleceğini düşünmek, bireysel kaygıların çok ötesinde yakıcı, güncel bir sorun.

Hem dünyayı yıkıma sürükleyen kapitalizmden kurtulmak, hem de insanların kendilerini özgür ve mutlu hissedecekleri yeni bir toplum düzeni yaratmak zorundayız.

Bunun yolunu bulmak için de daha çok düşünmek, tartışmak, denemek gerek.

*https://issuu.com/azizm/docs/edergimayis2010

Bunu paylaş: