Sanat ve Şeytan Üzerine – Gökhan Baykal

Sanat ve Şeytan Üzerine*

Öncelikle herkese merhaba aziz dostlar…

Sanat bir nevi meydan okumaktır tanrıya, başkaldırmaktır yaradana…

Neden mi? E malumunuz yaratma işinden mesul olan varlık kendisidir tanrının, niye durup dururken kendine rakip çıkartsın ki bu mevzu üzerinde…

Sanat kelimesinin sözlük anlamına bakılacak olursa; yaratma kavramı ilk iki anlamının ana kelimesidir.

İnsanı diğer canlılardan ayıran en önemli özellik simge yaratabilme gücü ve ona anlam katabilme yetisidir…

Guernica’ya baktığınızda fark edersiniz belki, insan tarafından çıkartılmış bir savaşın başka bir insan tarafından resmedilmesinin bu kadar kusursuz ve bu kadar ürpertici olduğunu. Bir savaş evet bir iç savaş, kötüler tarafından çıkartılmış bir iç savaş yani şeytana uyanlar tarafından çıkartılmış bir iç savaş… Evet kötüydü savaşın kendisi, hatta şeytaniydi ama o ölümsüz esere imza atılmasına vesile olmuştu.

Ya da Adem ile Havva’nın şeytana uyup elma yemeleri yüzünden cennetten kovulup dünyaya indirilmeleri… Aslında sanatın başlangıcı olarak Âdem ve Havva’nın cennetten kovulmasını göstermemiz çok ta saçma olmaz kanımca. Sanatı var eden insan olduğuna göre, insanın dünyaya inmesinin sorumlusu da şeytan olduğuna göre sanatın esas kaynağı şeytanın ta kendisi oluyor aslında.

Ayrıca sanat; dünyada başka bir şeyler yapmaya gerek duymayanların elinden çıkan işlerdir bir nevi. Sanat icra edenin tek işi gerçekten de sanattır; yani aylaklık edip sanat eseri üretmektir sanatçının derdi. Dünyayı incelemek,  sosyal yaralara parmak basmak, güzeli yaratmak, evet sadece güzeli yaratmak, en kötülerden bile güzeli yaratmak. Tanrı’nın kendisine verdiğiyle yetinmeyip şeytanın izinden giderek kendi güzelini yaratmak…

Güzel kavramının göreli olduğunun bilincindeyim. Lakin kimsenin de  bana gelip bu yazdıklarım bağlamında Picasso’nun “Guernica”sı sence güzel miydi?” diye soracağını da zannetmiyorum. Picasso yaşanan bir kötülüğü  almış muhteşem bir tablo olarak resmetmiş, buna karşı çıkacak olanın estetik ölçütlerinden şüphe ederim.

Şeytan’a uymak eğlenceli olsa gerek, ortaya çıkan yapıtlara bakınca bu sonucu çıkartıyorum kendi kendime. Bir film izlediğimde, müzik dinlediğimde ya da bir resme baktığımda şeytanı takdir edesim geliyor içimden ve öyle de yapıyorum. “İyi ki varmışsın sen şeytan” diyorum, evet bunu ciddi ciddi söylüyorum ve bir sanatçı adayı olarak kendimi şeytanın hisselerine ortak ediyorum.

Şeytan daima yanınızda olsun aziz dostlar, bir sonraki yazımda görüşmek dileğiyle…

 

Bunu paylaş: