68 Kuşağı – Mehmet Rayman

68 kuşağından

iki basamak sonra

gökkuşağına tutundum

öyle gördüm

göklerin derinliğini

 

tek geçim kaynağım

tarladan harmana değin

yazını güzünü kapsar

gide gide tırmanıyor yoksulluklar

ekmek aş olarak dönmüyor

değirmene bıraktığımız kelete

 

kendi kumaşından olsun

üzerine giydiğin elbise

isteklerini duyursun gür sesiyle

gamı kederi bizim üzerimizden silinsin

küllüğün gölgesine sinmiş tilkiler

hep çil horozun peşinde

 

daha sarı daha çılgın açıyor

direnci çalkantılı devrimsel gelin çiçeği

yaşamak bir takvim değil günleri yıllara çeviren

kendine dönük olmayanların yarası bizden

biçilmiş ot kokusunu duyumsatıyor bize

 

elbette hoşuna gitmez

köyden evrilen halkın uzanımı

semiz işbirlikçilerin kesesine bakarsan

yerden göğe kadar inci mercan

gümüş tabakası bitlis tütünü

teşbihi sarı kehribar

 

cıgarası sıra sıra dizili

sınır boylarından gelir yağı şekeri

ağam paşam üzerine kurulu yüklüğün

yakası penceresi gün güpürü

hep dönüyor anamalcıların tekeri

daha yeni bağlamış kırmızı kuşağı beline

 

işte bunun içindir

on beş on altı haziran kavuşması

boğazın iki yakasından bir köprüdür

emeğin ipine sarılanların geçitleri tutulmuş

ortadan kesmek için ayırmışlar galata köprüsünü

 

işçim köylüm el ele vermiş

yurttan sesleri dinliyor kadın kız

on beşlilerden sonra sıra geldi

acısını bağrına basan gelinler

***

Görsel: Bedri Baykam

*https://issuu.com/azizm/docs/azizmsanatedergi125

Bunu paylaş: